1 Şubat 2011 Salı

okuntudan esinti

Okuduğun o cümle... Tercih edilmiş yalnızlık ve senin de tercih etmekten gurur duyduğun... Daha önce hiç böyle sıkıştırmış mıydı yüreğini? Bu denli yoğunlaşmış mıydı haykırış kalbinde? Kendi halinde biri olmak isterken, herkes tarafından fark edilmek için, yardım etsinler diye birden bayılıvermek istemiş miydin? Hatırlamıyorsun ya da hatırlamak istediğin, o anın yanında diğer tüm yaşantının önemsiz kalması mı? Kendini yanlış ifade etmenin verdiği sıkıntı, günlerce öncesinden sözleşilmiş saatte günlerce öncesinden sözleşilmiş yerde beklerken sözleştiğin kişinin gelmemesi, bu gelmeyişin barındırdığı anlam, anneyle yaşanan tartışma, gözyaşları... telefon rehberindeki yüz kişiden birini bile arayamamak, gidebileceğin hiç bir yer olmaması,kalabalığa karışamamak.. Her şey bu kadar üst üste geldiğinden mi bu his? Oysa bilerek, isteyerek sen seçmemiş miydin yalnızlığı? Hatta ardından gurur bile duymuştun kendinle, birilerinden bir şeyler bekleme hissini yok ettiğini sanarken... Oysa şimdi görüyorsun ki yok edemediğin aşikâr, yalnızlığı bile yaşamayı beceremediğin de...
Sarı kapaklı kitapta okumuştun o cümleyi: "sakın kimseye bir şey anlatmayın herkesi özlemeye başlıyorsunuz sonra..." ya sen? Kimseye bir şey anlattın mı? Galiba evet. Hatta aklın anlattığını anlamasın diye elinden geleni yaptın. Çünkü özlememek gerekiyordu. Sen elinden geleni yaptın diye aklın da anlamamış gibi yaptı fakat bugün bal gibi de anladığını gösterdi sana intikam alırcasına. Herkesi ve her şeyi birdenbire özleyerek...

2 yorum :

  1. ..........................................yorum yok...............

    YanıtlaSil
  2. özlemek ve özlenmek.. korkma bunlardan, çünkü daima karşılıklıdır ve can acıtsa bile bittiği anda karşılıklı mutlu eder insanı :) sımsıkı kucakladım!

    YanıtlaSil

yeniden baslat